uzaklara düştü bazı arkadaşlar. zaman geçiyormuş. hep yanında olacaklarla görüşmek için bile çaba göstermek gerekiyormuş. prenseslik ömür boyu sürmüyormuş. gözlerindeki sürmeler en sevdiklerin için bulanıyormuş. bellerin kalınlaşıyor. gerdanın sarkmaya başlıyor. bunlar gerçekler diyor birisi. sus diyemiyorsun. eskiden… gerçek yok. yaşlanmak yok. ölüm yok. prenseslik nişanını taşıyanlar ölmezlerdi. ölmezdim. şimdi en sevdiğime bile yalvarıyorum. gel beni bul diye. eskiden yaz derdi. çık derdi. baharı müjdelerdi. sana değer veriyorum demekle hallolmuyor herşey. yaralar kapanmıyor. yollar gittikçe daha da uzaklaşıyor. eskiden birdenbire çıkıp beni bulan adam şimdi çok ilerledim dönemem diyor. dönülemez yerlerde yaşıyor. dönülmez otobüslerle dönülmez kadınlara gidiyor. bana gelmiyor. bana gelmiyor. odasında başkaları yaşıyor. odası da yaşlanıyor.
alıştırmasaydın.