o küçük bebeği alamam. alamam. alamam.
geceleri başucuma koyamam. koyamam. koyamam.
kokusunu içime çekemem doya doya.
her yer çöp kokuyor. mutsuzluk kokuyor koca bir şehir. dünyanın en güzel kokulu masalını bulmuştum. tutamazsın dediler bana. kocaman sarılamazsın dediler. ellerimi çivilediler. ayaklarımı… şimdi canım yanıyor kokusunu içime çekerken. mutsuzluk kokusuyla karışıyor aldığım koku. şehirden gelen mutsuzluk. gelecekte bir kasaba vardı. masumdu herkes. ama burada herkes suçlu. en masumumuz bile.
kapatıldığım şato mutsuzluk manzaralı.
camları bile açamıyorum korkumdan.
hızını kesme
üzerime geliyorlar… gidemezsin diyorlar… hapsettiler bu mahzene, sadece su veriyorlar. günışığı yok. yeşil yok. mavi yok. bırakmıyorlar…